Bu kadarına da pes !

[Guest Orbitus]

Eskiden yol yoktu, teknoloji yoktu, abs, eds, dcs, park sensörleri yoktu, o yoktu bu yoktu ama bilinç vardı. Ehliyeti almak için 3-5-7 defa yanında polisle dolanır dururdun. Ön teker arka tekerden 5 cm daha yakın diye kaldırıma, park edemiyorsun deyip bir daha ki sefere derlerdi.

Ama en önemlisi de ehliyeti alan araba kullanmak için alırdı, ehliyet bir ihtiyaç olarak alınırdı. Araban varsa alınırdı. Şimdi arabası olan olmayan herkesin cebinde aksesuar, hatta hüviyet cüzdanı olarak kullanılıyor.

Özellikle uzun yollarda şoförler arası öyle bir iletişim vardı ki, herkes herkese yol verir, sollama yaparken şıkışan araca yol açar, lastiği patlaksa durur yardım eder, birbirlerini anlardı.

Şimdi hem teknoloji hem de yollar daha iyi olmasına rağmen kazalar arttı, trafik kavgaları arttı. Eskiden araç azdı demeyin, o 6 metrelik gidiş geliş yollarda bir konvoy olurdu 10 km, 10 km'yi aşmaya çalışırdın, sollaya sollaya araya gire çıka, hem keyif (bazıları için) hem de büyük riskti tabii.

Çocuk 18 yaşına gelir gelmez ya da adam günün birinde gerekir diye ehliyeti alıyor. Yıllar geçiyor bir araba satın alıyor ve aynı gün trafiğe çıkıp trafikte araba sürmeyi öğreniyor. Bir başkası da araba alıyor günde sadece 5 km kullanıyor, haftada 3-4 gün kullanıyor, direksiyon kabiliyetini bir türlü geliştiremiyor. Bir de direksiyona geçen kişi her yolu, her hakkı ve her imtiyazı kendinde görüyor. Karşıdaki adam yokuş çıkarken aşağıya inen araç soförü yokuş çıkana sellektör yapacak kadar bilinçsiz ve eşşek olabiliyor.

Sonra ne oluyor; aptal aptal sürtmeler, giydirmeler (çarpışmalar), trafik kavgaları ve en önemlisi de ayda yılda bir yola çıkan ve bayramları kan gölüne çeviren acemiler.

Sen usta olsanda birşey değişmiyor. Eskiden herkes hem karşıdakine hem de kendisine güvenebiliyordu trafikte. Şimdi diğer aracın ne yapacağını tahmin etmek için süper bir bilgisayar bile yetmez, çünkü bilgisayarları ne kadar programlarsan programla eşşeklik muhakemesini yapamıyorlar.

Bir de şu telefon çıktı; trafikte araçlar meteor gibi dolanıyorsa ( gidişinden hemen anlaşılıyor) bilin ki adam telefonla konuşuyordur ve onun için araba, trafik, yol herşey o anda tatlı bir rüyadan ibarettir.

[Burak 5.112]

Bir de şu telefon çıktı; trafikte araçlar meteor gibi dolanıyorsa ( gidişinden hemen anlaşılıyor) bilin ki adam telefonla konuşuyordur ve onun için araba, trafik, yol herşey o anda tatlı bir rüyadan ibarettir.

Çok doğru bir tesbit. Genelde de en sol şeritte giderler..

[S.Halilduru 472]

Şimdi hem teknoloji hem de yollar daha iyi olmasına rağmen kazalar arttı, trafik kavgaları arttı. Eskiden araç azdı demeyin, o 6 metrelik gidiş geliş yollarda bir konvoy olurdu 10 km, 10 km'yi aşmaya çalışırdın, sollaya sollaya araya gire çıka, hem keyif (bazıları için) hem de büyük riskti tabii.

Benim içinde en büyük keyif, boş yolda gitmektense kalabalık yolda gitmek, sollamak vs

Tabi yaşlanınca durulduk artık boş yolları tercih ediyoruz bir de riski çok dediğiniz gibi.

[Kadirx 13]

gecmiş olsun fazlasıda olabılır bunada şukur

[tugrulersan 0]

Şimdi diğer aracın ne yapacağını tahmin etmek için süper bir bilgisayar bile yetmez, çünkü bilgisayarları ne kadar programlarsan programla eşşeklik muhakemesini yapamıyorlar.

Abi kopardın beni ya      Ağzına sağlık..

[emregc 401]

Herşeyin başı İnsan, İnsan'ın başı da Beyin dir malumunuz arkadaşlar ... Analiz yaparken hareket kaynağımız burası olmalı.. Yalnız tıbbi konuları şimdilik bir kenara bırakarak hop atlayarak gelelim Eğitim'e.

Örnek : Milli Eğitim Bakanlığı kontrolündeki Sürücü Eğitimi:

Bu pazar motor ehliyeti kursundaydım, B sınıfı ehliyet adaylarıyla beraber motor dersindeyken hocamız bir soru soracam dedi ve  Jikle nedir diye sordu Tabi bilen çıkmadı sınıfta..Dersin 10 dk sı jikle muhabbetiyle kaynadı... . Bende hocaya sordum "hocam jikle mi kaldı arabalarda " diye.. Hoca , müfredatta var ama dedi . ve ekledi daha birçok eski gereksiz bilgi var...Tabi kimse şaşırmadı, kimsede sesini çıkarmadı çünkü alışmışlar , saçmalıklara...  Aslında doğrusu bu, bunu biz Türkler daha doğru yapıyoruz diğer milletlerden desek şaşıracaklar...

Adına ne demeli tam bilmiyorum, Çağ Dışı Eğitim, Gereksiz Eğitim, Aşırı Eğitim, Eğitim Zaaiyatı Eğitim Mağduru vs. ben bu Milli Eğitim Bakanlığı ne iş yapar ? Müfredatları  hangi Dinozoruslar hazırlar arada bir geri dönüp hiç güncelleme yaparlar mı ? Medeniyette ilerlemiş ülkelerin Matematik , Fizik , Kimya, Tarih , Sürücü Eğitimi vs özel kurslarda neleri , ne kadar anlatıp neleri anlatmadıklarına bakıyorlarmı,  bütün gün mesailerini nasıl dolduruyorlar bakanlıkta hala  anlamış değilim...

Anlayabildiğim şey, bütün  müfredatlar güncellenmeli, gereksiz matematik fizik kimya vb konular  müfredatdan çıkarılmalı, dersler hafifletilmeli bunların yanında  çocukların sağlıklı gelişimine katkı sağlayacak güncel , sosyal konular eklenmeli, milletin beyni daha fazla zorlanmamalı, aptal yerine konmamalı insanlar...

Orta Asya Türkleri , Osmanlı Tarihi vs. yerine yakın zaman tarihi daha detaylı anlatılmalı, hiç Orta Asya Türkü gördünüz mü arkadaşlar hepsi çekik gözlü çinli tipli ahanda bizim burda komşular var , Korelimisin dedim çocuğa yok abi Doğu Türkistanlıyız biz dedi doğma büyüme İstanbullu Ama bugün gidin Burdurun köyünden tarih bilgisi 10 olan birine sorun siz nerden geldiniz diye "Biz Türkler Orta Asyadan gelivedik gari " diyebilir, yahu  sen Büyük İskenderden, Romalıdan, Hititlerden beri 3 bin yıldır aynı bölgede yaşıyorsun, tarımla uğraşıyorsun hemşerim, ahanda senin ataların:

"Sagalassos kazısının bir yerinde tam 3 bin yıllık bir iskelet buldular. İskeletin ve kazı işçilerinin DNA örnekleri alındı, tahlile gönderildi. Sonuçta ne oldu biliyor musunuz? 3 bin yıllık iskeletle, Burdur, Ağlasunlu kazı işçileri akraba çıktılar! Şimdi kafaları karışmış durumda. Biz neyiz, Türk değil miyiz, Yunanlı mıyız diye soruyorlar birbirlerine... "

http://arama.hurriyet.com.tr/arsivnews.aspx?id=-88700