Araç çok yeni olduğu için ne Türkçe ne de İngilizce de gerçekten araçlardan anlayan bir kişi veya bir site bulamadım. İncelemeleri de genelde beğenmiyorum zaten. Neden mi? Örnek olarak söylersem şunlardan söz ediyorlar, içerideki saklama alanları, arka diz ve kafa mesafesi, bagaj hacmi, yakıt tüketimi, malzemeler yumuşak mı vs.. Ama bence böyle değil, bence otomobil seçimi kendinize eş seçiminden farksız.
Şöyle ki, siz eşinizi seçerken mal varlığına, harcayacağı paraya, doğuracağı çocuk sayısı, zekası ve dolayısıyla ne kadar akıllı çocuklar büyütüp ileride size ne kadar kazandıracağına, ve sadece neslinizi devam ettirmekle mi uğraşıyorsunuz mı bakıyorsunuz? Yoksa bu gönül işi olup ta mimiklerine, konuşma tarzına, sevdiği müziklere, hobilerine, sevdiği filmlere vs. ‘ye mi? Evet ben burada ikinci kişiyim, her yaptığım işi tutkuyla yaparım (ne kadar analiz ve raporlama işiyle uğraşsam da). Bu incelemeyi de bu kapsamda yapacağım.
Şu ana kadar olan Mazda 6 lardan göze çarpan en önemli farkı o vites kutusunun yanındaki sport modu tuşu. Ne internette ne de başka bir yerde bununla ilgili bir bilgi yok. Ben detaylı testini yaptım bu modun katkısı nedir. Şimdi bu mod ultimate driving mechine bmw larda olan sport mode ‘un bir kademe daha üstünü yapmışlar. Evet nedir bu açıklayayım, çok hassas gaz tepkisi, çok daha fazla ivmelenme ve devirli sürüş. Burada devirli sürüşü açmak gerekirse, devir 3 ila 5 arasında değiştiriyor vitesi ve bu devirler arasında kalıyor ibre. BMW larda böyle değil ne yazık ki, onlarda gazdan kesince bir müddet sonra devir aşağılara düşüyor. Gaza basmanın ayrıca şöyle bir farkı var BMW 2.0d ‘e göre farkı, BMW ‘da gaza bastığın anda ivmelenme çok yavaş etki ediyor, fakat MAZDA da gaza basmanla aynı anda araba şahlanıyor burnunu kaldırıyor. Mesela BMW ‘da ayağını gaza bas çek 3 4 defa araba yavaş tepkilerle tepki veriyor, Mazda da bu tepkiler çok hızlı, özellikle makas atarken sollama yaparken çok net hissediyorsunuz. Fakat sport modu devre dışı bırakırsanız araç ekonomi odaklı. Gaz tepkileri çok hissiz, motor çok sessiz ve yakıt tüketimi oldukça düşük, makyajsız kasaya nazaran tepkiler çok yavaş ve 4000 devri aşmıyor. Fakat bu modun güzelliği araç yolda bir yolcu uçağı edasıyla hareket ediyor, kasisleri ve çukurları yutuyor, sesler kesiliyor, insan vücudunun istediği şekilde yaylanmaları gerçekleştiriyor. Hızlanıyor fakat hissetmiyorsunuz, ne zaman 100km ‘e ulaştım diyebilirsiniz. BMW ‘da ise motor arabanın içinde, arabaya yay takmamışlar, lastikler de yok sanırım ve vites geçişlerinde şöyle direksiyonu kucaklayıp geri yaslanıyorsunuz. Volvo s60 t5 ‘te ise yalar çok sert, araba çok ağır 1750 kg dönüşlerde yana yatar, vites 6 ileri çift kavrama fakat vitesin beyni çok karışıyor gaza bas çek yaptığınızda. Gelelim manuel vites moduna. Şimdi vitesin manuel konumu çok iyi, ne uzakta ne yakında ve de kol dik değil hafif yatık bir şekilde durmakta tam elinizin altında yani.
Sport Mode Videosu
Biraz da i-stop isteminden bahsedelim. Araçta bir kapasitör bulunmakta ve çok çabuk şarj olabildiği için sizi hiç enerjisiz bırakmıyor. Aracın elektronik aksamlarını sürekli buradan çalıştırıyorsunuz. Şehir içi çok güzel. Aynı zamanda araç durduğunda bu kapasitör sayesinde motoru durdurabiliyorsunuz. Şimdi gelelim işin güzelliğine, motor duruyor fakat tekrar çalıştığını hissetmiyorsunuz, anında çalışıyor. BMW da ise her motor çalışmasında çamaşır makinası gibi sizi şöyle bir çalkalıyor.
Led farları çok başarılı buldum, çok iyi aydınlatıyor. Fakat otomatik uzun far fonksiyonunun iyi çalışmadığını söylemekte yarar var.
En çok beğendiğim yönlerinden biri bence araç sadece bu sebepten dolayı bile alınır dedirten oturuş pozisyonu. Şöyle ki koltuğu istediğiniz gibi ayarlayabiliyorsunuz süper ve taban rampa değil, ayağınızı sürekli uzatmak zorunda değilsiniz. Gaz pedalı biraz daha ileride konumlandırılmış tıpkı Fordlarda beğendiğim gibi. Böylelikle frene basmak çok daha basit.
İç mekan kalitesi harika, deriler yumuşak ve yüzeyinde kadife hissi var, kapı içleri orta konsol çevresi, ön konsol ve kapı içleri deri kaplı. Ön konsol ve kapı üstleri yumuşak plastik kullanılmış. Benim tespitim plastik ve deri kalitesi bence BMW, Mercedes, Audi vs. Hepsinden daha üst seviyede. Diğer yandan Premium markalarda her taraf yumuşak plastik olabilir fakat plastikleri kalitesiz bana göre.
Benzin tüketimi bana göre gayet iyi. BMW 320 ‘de 8.3 lt gösteriyordu, bunda da ilginç bir şekilde aynı. Ben bir de performanslı kullanırım aracı, ayağımı sakınmam.
Gelelim karizmasına. İlginç biçimde Mazdalarda bir çekicilik var herkes ne kadar güzel bir araç olduğunu söylüyor. Benzin istasyonunda insanlar senin yanına geliyor. Diğer sürücüler yanlarından geçerken kafasını sana doğru çeviriyor.
Bazı zayıf bulduğum yönler var. Bence en önemlisi ışıklandırma eksik. Aracın içi çok karanlık hiçbir aydınlatma yok. Ne pedal aydınlatmaları ne konsol aydınlatmaları ne kapı eşiği aydınlatmaları. Aracın yanına gelirken kilitleri açtığınızda farlar yanmıyor, ne gündüz farları ne standart farlar. Bu geceleri özellikle zorluk çıkartıyor ve de sana gözlerini açması gerçekten güzel olurdu. Radyo kontrol tuşları yok. Müziği durdurup başlatmak eziyet. Araç hareket halindeyken dokunmatik ekran çalışmıyor. Ayrıca sport mode tuşunu direksiyon üstüne alırlarsa çok rahatlık olur, aslında sık sık kullanıyorsun o modu.
Uzun yolda performansa baktığımız zaman araç 160 a kadar rahat çıkıyor, sonrasında ise zorlandığını hissediyorsunuz, bu yüzden pek basasınız gelmiyor. Fakat 160’ta rahat rahat seyahat ediyorsunuz.
Bir de ön tekerleklerden gelen yol ve lastik sesi göze çarpıyor. Fakat arka taraftan gelen hiçbir yol veya lastik sesi yok.
Ses sistemi de açıkçası süper değil. Sesler çok net değil baslar da derin değil. Aracın ön camının olduğu yerde bas gözüküyor fakat baslar hoperlörlerden geliyor. BMW ‘nun ise 8+1 ses sistemi daha netti açıkçası, hoparlörlerden ses verirken baslar sadece cam önündeki bas ‘tan geliyordu.
Evet işte böyle arkadaşlar umarım beğenmişsinizdir yazımı. Sormak istediğiniz birşey var ise memnuniyetle açıklarım.
Selamlar
Tavsiye Edilen Yorumlar
Henüz görüntülenecek bir yorum yok