Başlık adeta Çin otomobilleri üzerine bir zaman tüneli gibi. Neredeyse 20 sene önce burada tartışılan ucuz çinli araçlara bakıyoruz ve haklı bir "buna can emanet edilmez" düşüncesi ile sırt çevrilmiş kutu gibi otomobiller.
Bugün ise dünyanın geri kalanı regülasyonlara uymak adına ar-ge çalışmalarına milyarlar harcarken büyük teşvikler ile neredeyse her gün bir model çıkaran, sarf malzeme ve elektronik yapısı benzer, rijit şasili kullanışlı platformlar üzerine inşa edilmiş çinli araçlar.
Bayide BYD'yi incelerken komik görünmeyi umursamadan arabanın altına eğildim. Soketlerini, bağlantı noktalarını, sensörlerini, iskeletini inceledim.
Not: Byd Seal'in şasisinin gerilim dayanımı kıyasladığım Alman aracın yaklaşık 2 katı seviyesinde. Mercedes S Class ile benzer (40+ kilonewton metre / derece) burulma direnci sunuyor.
Otomobilin üzerinde bir Alman markasının amblemi olsaydı fiyatı 3 milyondan aşağı olmazdı. Kendi bataryalarını üretebiliyor olmaları, üretim masraflarının düşük olması gibi nedenler sayesinde bizim standartlarımızdan taviz vermeden %30 uygun fiyatlı otomobil üretebilmeyi başarmışlar.
Günümüzde dünyadaki pahalılık, alım gücü sıkıntıları, nüfus vb. dinamikleri düşününce 20 sene önce yüzüne bakılmayan Çinliler bugün standartı belirleyebilir diyebiliyoruz. Yeni evlenmiş, ortalama geliri olan bir ailenin, etiket fiyatını "kendilerine göre" saçma sapan euro 5-6-7* regülasyonlarının getirdiği masrafların belirlediği bir hatchback avrupa aracı yerine aynı standartları korumuş fakat maliyet avantajını müşteriye aynı fiyatta aile boyu bir suv model olarak sunan çin markasını tercih edebileceğini mantıklı buluyorum.
Çin'in bu regülasyon kısıtlarından arınmış olması diğer dünya markalarının iştahını kabartıyor. Ucuza üretim, ucuz ar-ge, hazır müşteri... Daha ne olsun.
Bu devirde sıralı 6 silindir çıkarıp diğer taraftan atmosferik üniteleri sürdürmek üzerine çalışan Mazda'yı tebrik etmek lazım.