Jump to content

Arabayla Avrupa Turu - 2 (Bu Sefer Kendi Aracımla)


Mutlu Tekir
 Paylaş

Tavsiye Edilen Mesajlar

Neden:
Sohbet muhabbet başlığında paylaşmıştım çekincelerimi. Sonunda çok büyük oranda aracımla seyahat etmeyi planlıyorum.
Seyahat amacına gelirsek Erasmus+ Staj Hareketliliğini kazanarak doktora tezim hakkında Almanya'daki bu konuda uzman hocamdan yardım alacak olmam. Aynı zamanda eşim de Belçika'da kazandı. Euro kurunun yüksek olması nedeniyle ancak ikimiz de Erasmus+'u kazanırsak gidecektik, şükür ki ikimiz de kazandık. 3 aya yakın vakit geçireceğiz oralarda. Bu noktada benim Düsseldorf'a gel git yapma zorunluluğum oldu. Tek yön tren bileti 40€, tek yön otobüs bileti ise 18-20€ ücreti var, fakat otobüsler de 5 saatte gidiyor. Trenle git gel yapmaya kalksam bir sefer sadece 400 küsür tl ye malolacak. Tl kazanıp € harcayacak olmamdan ötürü de enine boyuna düşünmek durumunda kalıyorum.

Yaptığım hesap kitap sonucunda 5bin tl ye yakın tasarruf edeceğimi düşününce arabayla seyahat da ağır basmaya başladı. Buradan Brüksel 3000 km. git gel 6000 km. Brüksel-Düsseldorf 200 km. Az düşünüp 10bin km yapacağımı düşündüğümde 1000€ tasarruf sağlayacakken, km haliyle artacak ve tasarruf oranı da artacak. Araç kiralama düşüncesi kiralama ücreti, kredi kartından depozitonun bloke edilecek olması, hemen isteyince kiralayamama olumsuzluklarını düşününce devre dışı kalıyor. Orada araç satın alma düşüncesi ise bir akrabanın üstüne alınma zorunluluğu, 500€ ya ancak 15-20 senelik araç bulunabileceği, bu alınabilecek aracın da geçmişinin bilinmemesi, sorun çıkartma riskinin yüksekliği, aynı şekilde kiralık araç gibi o da 1.5€ luk benzin yakacak olması devre dışı kalıyor. Bunlar kendi aracınla gitme hevesinin ağır basmasını sağlıyor. Lpg ile daha uygun yakışının olması, Avrupa'da lpgnin 50 cent olması (buradan daha ucuz), kendi aracının rahatlığı, özgürlük avantajları var.
Uçakla gitsek 18-20 saate yakın bir zaman harcıyor olacağım. Karabük-Kayseri otobüs, Havalimanına çık toplu taşımayla 1 saat yol, havalimanına 2 saat kala git, 4 saat uçuş, 1 saat oradaki havalimanından çık, 4-5 saat otobüs ile il değiştir, 1 saat toplu taşımayla eve git. O kadar bavul taşıma da cabası. Araba ile de 3000 km, 30-35 saatlik bir sürüşe eşdeğer. Herşeyden önce gurbetçilerimiz gibi Sıla Yolu'nu deneyimleyecek olmak ayrı bir heyecan katıyor.

Güvenlik:
İstanbul trafiğinden sağ kurtulanın da Avrupa'da sıkıntı yaşamayacağını düşünüyorum. 2016'dan 3 hafta, geçen seneden ise 1 haftalık Avrupa yollarında sürüş deneyimim var ve en ufak bir kaza riski, stres yaşamadım. Fakat ben Safranbolu'da bile günde en az 1 kez atlatıyorum. Şeridinde durmayanlar mı, yan yoldan kontrolsüz çıkan mı....
Geçen seneki Sıla Yolu rehberi yazısından kesit.

Gurbetçiler arasında adı bilimsel literatüre henüz geçmemiş imtihanların başında Türkiye’deki trafik gelir. Edirne-İstanbul arasındaki otoyol gayet Avrupa standartlarında olduğundan pek sıkıntı yaşanmaz. Fakat İstanbul’a girdikten sonra çile başlar. Gurbetçilerin ortak kanaati “Allah’ım bize kazasız belasız şu İstanbul’u çıkmayı nasip et!” minvalindedir. Hiçbir gurbetçi Belgrad, Viyana, Münih ya da Frankfurt’a girerken bu şekilde dua etmemiştir! Bu endişenin altında yatan unsurlardan biri, trafikte yaşanılan ikilemdir.

Sıla yolu kazalarına bakınca da Türkiye'de memleketine yakın mesafelerde olduğu görülmekte. Ayrıca yılda 1milyondan fazla Türk plakalı araç sınır dışına çıkıyormuş. Yine onbinlerce gurbetçimiz binlerce km.den geliyor sıkıntı yaşamıyorlar. Biz de yaşamayız inşallah. Yine de kaskoma yurtdışı teminatı isteyeceğim. Daha sonra da değineceğim fakat Avrupa kentlerinde park çok büyük sıkıntı. O nedenle aylık park ücreti ödenerek garajlara park edilebiliyor. Ben de kapalı bir otopark kullanmayı düşünüyorum. Gezi boyunca da güvenilir park yerlerine park etmeyi planlıyorum. Zira yabancı plakalı araçların camlarının kırılıp değerli eşyaların aranması olası.

Kasko Yurtdışı Teminatı Sıkıntısı:
İnternette bu yurtdışı teminatı konusunda hiçbir yazı yok. Aslında bunun için de yazıyorum bunu. Bilgi edinmek isteyenler buradan ulaşsın diye. Çoğunlukla Türkiye'deki kaskolar yurtdışı teminatı ekleseler de yurtdışındaki olası bir kazada yardımcı olmuyor. Aracı kendinizin çektirip kendinizin yaptırıp kendinizin ödeyip faturaları sonra genel merkeze gönderip uygun görülmesi halinde ancak ödemenizi tl olarak alıyorsunuz. Halbuki bir çok sigorta şirketinin Avrupa'nın her ülkesinde ofisi mevcut. Niye oradaki kazalarda destek hizmeti sunmazlar anlamam. İşin kötüsü hangi sigorta şirketi yurtdışı teminatlarında neler sunuyor, hangi maddeler var, sır gibi saklanıyor. Kaskonuza yurtdışı teminatı eklettiğinizde görebiliyorsunuz. Bu maddelerle ilgili sigorta şirketini arayınca bizim bilgimiz yok deyip acentelere yönlendiriyor. Acenteyi arayınca da teminat hakkında maddeleri önceden göremiyoruz, ancak yaptıktan sonra görebiliyoruz diyor. Bilmediğiniz maddeleri satın almanıza itiyor sigorta şirketleri yani. Yine de bazı sigorta şirketleri 2500€ ya kadar çekme ücretini karşılıyor. Bu da Avrupa ülkesinden ülkemize aracın çekilebilmesi için çoğunu karşılar diye düşünüyorum.

Yurtdışı Yol Yardım Hizmeti:
Diğer yandan yol yardım hizmetleri de önemli. Olası bir kazada ya da arızada bilmediğiniz bir yerde yalnız başına kalmak kötü bir durum, Allah kimseye göstermesin. Bunun için de Seyahat Dostum Assistans şirketi (sdassist.com) hem gurbetçilere, hem de Türk vatandaşlarına hizmet sunmakta. AB+Sırbistan+Makedonya+Bulgaristan+Romanya ülkelerinde hizmet veriyorlar. Güvenilirler de. Yıllık 120€'ya bu hizmetten yararlanabiliyorsunuz. Kendini riske atmak istemeyenler için birebir hizmet.
Olası kaza ve arızada yetkili servis ya da tamirciye çekilme, konaklama, gerekirse araba kiralama, büyük kazalarda yurda geri dönüş için uçak bileti de ücretsiz sağlıyorlar. Türkiye, Avusturya, Belçika, Almanya ve İngilterede de merkezleri bulunmakta.
Bunun dışında başka bir yol yardım hizmeti sunan şirket bulamadım. Adac, Türkassistance Alman oturum izni olan vatandaşlara hizmet sunmakta.

Yola Hazırlık:
Yurtdışında gündüz dahi farlar açık kullanılması gerektiğinden yedek ampul, yedek sigorta, 10bin km.yi geçer diye yedek yağ filtresi ve yedek sıfır yağ ve eksiltmeye karşın yedek 1 lt yağ, her ihtimale karşı yedek soğutma suyu, bijon, stepne, ufak tefek işler için gerekebilen düz, yıldız tornavida ve küçük uçlu tornavida seti, akü takviye kablosu, çekme halatı, ilk yardım çantası, yangın söndürücü, ve en önemlilerinden Avrupa tipi LPG dolum ağzı tipleri (ACME, Bayonet, M10).
Pasaport, vizeden bahsetmiyorum zaten. Ben görevlendirme ile gri pasaport ile çıkacağım kısmetse. Hususi pasaportlarda vize almak zorunlu. Bunun için AB'ye ilk giriş yapacağınız ülkeden almanız faydanıza olur. Bulgaristan transit vize istemekte diye biliyorum, emin değilim. Yunanistandan vizeyi alıp Yunan üzerinden gitmek daha mantıklı olacaktır bu durumda. Öteki türlü Yunanların bizi transit geçmekte kullanıyorsunuz diye sıkıntı yaşattıklarını okumuştum.

Bunun haricinde detaylı bakımdan geçmekte fayda var. Araçlarımız her ne kadar Japon olsa da, yolda bırakmasa da, o kadar km götürecek.

Yoldayken:
Sınır kulesinde Turing kurumundan yeşil sigorta yapılacak, yurtdışı çıkış harcı ödenecek, her ülkede sınırı geçildikten sonraki ilk benzinlikte vignette alınacak. Vignette otoban kullanımı için alınan ve aracın ön camına yapıştırılan hgs benzeri bir kağıt. Bulgaristan ve çoğu AB ülkelerinde vignette kullanılırken; Sırbistan, Hırvatistan gişede nakit olarak almakta. Belçika, Hollanda ve Almanya'da ise otobanlar bedava. Hollanda'da 2 tünelde az bir ücret alınmakta.

Avrupa boyunca düşük emisyon alanları mevcut. Buralara ancak kayıt olmuş ya da tescil edilip etiketi alınmış araçlar girebiliyor. Yoksa çok büyük cezalar yiyebiliyorsunuz. Bu nedenle Almanya'da bir oto dükkanına giderek yeşil emisyon etiketi alınmalı. Belçika'da ise internetten online aracınızın kaydınız yapabiliyorsunuz. İşte sövdüğünüz LPG'nin farkı ise burada ortaya çıkıyor.  LPG sayesinde 2027'ye kadar giriş izni veriliyor. Antwerpen'den onayı 3 günde aldım. Brüksel yaza doğru başlayacakmış kayıtlara. Bunları takip etmek gerekiyor. Emisyon etiketleri ya da kayıtları yabancı plakalı araçlar için de bir zorunluluk.

3.thumb.jpg.af673e288636fc807567d37260a54f35.jpg

İstikamet:

Bu arada istikamet Kapıkule-Svilengrad-Sofya (Bulgaristan)-Niş-Belgrad (Sırbistan)- Szeged-Budapeşte-Györ (Macaristan)- Viyana-Wels (Avusturya) -Passau-Nürnberg-Fulda-Kassel-Dortmund-Herne-Düsseldorf (Almanya)-Genk-Brüksel(Belçika)

Niş, Budapeştede otelde konaklamayı, Nürnberg yakınındaki Rothsee gölünde kamp yapmayı düşünüyorum. Göle de girilebiliyor. Herne'de akrabada dinlenip sonra Brüksel'e gitmeyi planlıyorum.

Euro kuru artması nedeniyle ağustostaki ara tatilde öncelik yakın çevre olmak üzere arabada konaklamalı ya da kamp yapmalı geziler düşünüyorum. Öncelik Belçika, Hollanda, Kuzey Almanya, fırsat kalırsa Fransa, daha da vakit kalırsa İsviçre ve Fransız Alplerinde sürüş keyfi. Gönül isterdi ki Norveçin en kuzeyine çıkabileyim.

Aracıma lpg takılalı 50 bin km oldu. İnşallah subap sorunu çıkarmaz orada.

Yakıt:
Benzin ya da dizel olsa neyse de yurtdışına eğer araçla çıkılıyorsa ve bu araç da lpgliyse bir takım dönüştürücülere ihtiyaç duyulacak.
Doğu Avrupa ülkeleri, Avusturya, Polonya, Sırbistan, Fransa bizim de kullandığımız "dish" denilen dolum ağzını tercih ederken, Almanya, İsviçre ve Belçika "Acme" dolum ağzını, Hollanda, Norveç, Britanya "Bayonet" tip dolum ağzı kullanıyor. İspanya ve Portekiz ise "Euro" dolum ağzı kullanıyor.

Ben Almanya, Belçika'da olacağımdan M10-Acme dönüştürücü gerekmekte. Allah'tan aracın dolum ağzını depo içine aldım da Avrupa tipi "M10" dolum ağzı taktırdım. Hollanda'ya geçersem de sınırdan evvel lpg deposunu Belçika ya da Almanya'da fullerim Hollanda'da gaz almam diye düşünüyorum. Fazladan para vermeye gerek yok.

PR-1200.thumb.jpg.5f0639307908ea627b9d397163bc399a.jpg

Belçika Trafik Cezaları:

Driving in Belgium | RAC Drive

Otobanda hız sınırı 120, şehirdışı bazı yerlerde 90 iken bazı yerlerde 70, şehiriçi 50, konutların olduğu ara sokaklar 20 km/saat. Ve bunu 1 km bile geçemiyorsunuz. Tolerans yok.
 

Traffic offences
There are four categories of road traffic offences -

Level 1 (carrying €55 on-the-spot fine):
 
  • Not wearing a seat belt
  • Parking offence not causing a danger
  • Driving in a bus lane
  • A driver who leaves his vehicle in the case of a breakdown or an accident on a motorways and doesn't wear a reflective safety vest
Level 2 (carrying €110 on-the-spot fine):
 
  • Using a hand-held mobile phone when driving
  • Parking offence causing a danger to others, for example on a pavement, in a disabled bay, near a junction
  • Non-observance of the orange traffic light
Level 3 (carrying €165 on-the-spot fine):
 
  • Infringement of passing rules (such as passing on the right side)
  • Not stopping at a red traffic light
  • Overtaking when prohibited
Level 4 (carrying €450 on-the-spot fine):
 
  • Dangerous overtaking, in a bend or near the top of a hill
  • Crossing a railway crossing when prohibited by lights
  • Reversing or doing a U-turn on a motorway
  •  

Trafik cezaları ise 4'e ayrılıyor, ve cezayı yediğiniz gibi ödemeniz bekleniyor. Parasızsanız geçmiş olsun. 

Emniyet kemeri takmamak, tehlikeye sebebiyet vermeyecek şekilde park hatası, otobüs şeridinden sürmek, kaza ya da arıza sebebiyle otobanın kenarında arasını bırakan bir sürücünün reflektif yelek giymemesi gibi sebepler 1. seviye ceza ve 55€.

Sürerken telefon kullanmak, tehlikeli şekilde park hatası (engelli yerine park, kavşaklara yakın park, kaldırıma park gibi), sarı trafik ışığına dikkat edilmemesi (sarı yandığı gibi durulmalı) de 2. seviye ceza, 110€

Sollama kurallarına uyulmaması (sağdan geçmek gibi), kırmızı ışıkta durmamak, yasak olmasına rağmen sollamak da 3. seviye ceza, 165€

Virajda, yokuşun tepesine yakın yerlerde tehlikeli biçimde sollama, ışıklı demiryolu geçitlerinde kırmızı ışıkta geçme, otobanda geri gitme ya da U dönüşü yapma da 4. seviye ceza, 450€

Hız cezaları ise şehiriçi ve şehirdışı olarak ayrılmış.
Şehiriçinde hız limitlerinin
1-10 km fazlası 50€
11-30 km fazlası ilk 10 km için 50€ ve sonrasındaki her bir km için ek 10 €
30 dan fazlası mahkemede dava görülmesi ile 80-4000€ para cezası ve 8gün-5 yıl arası ehliyete el konulma cezası. Eğer turistseniz de 825€ ya kadar para cezası.

Şehirdışında ise
1-10 km fazlası 50€
11-30 km fazlası ilk 10 km için 50€ ve sonrasındaki her bir km için ek 5 €
30 dan fazlası mahkemede dava görülmesi ile 80-4000€ para cezası ve 8gün-5 yıl arası ehliyete el konulma cezası. Eğer turistseniz de 825€ ya kadar para cezası.

Örneğin 120 km hız sınırı olan otobanda 135 km hız ile radar yerseniz, 130 a kadar 50€ ceza, 130 dan sonraki 5km hız için de ek 25€ toplamda 75 euro ceza yemiş oluyorsunuz.

Park konusu ise aşırı sıkıntı. Devletler artık şehiriçlerindeki hava kalitesini artırmak için arabaları sokmamaya çalışıyorlar. Bunun için de Park and Ride (P+R) denilen şehirdışlarında tren hattı üzerinde bedava park yerleri oluşturuyorlar. Şehiriçindeyse hiç bedava park yeri bulunmamakta. Ara sokaklarda ancak max. 2 saat bırakabiliyorsunuz. Hatta bazı şehiriçi yerlerde para verseniz dahi en fazla 2 saat bırakabiliyorsunuz. Neyseki bu kurallar şehirden şehre değişmekle birlikte sabah8 akşam 6 arasında haftaiçi geçerli oluyor. Bir diğer uygulama ise insanları bisiklete teşvik etme. Belediye bir çok noktaya bisiklet istasyonu yerleştirmiş ve birinden alıp gideceğiniz yere en yakın istasyona bırakabiliyorsunuz. ve 30 dakika kullanım ücretsiz. 30dk-1 saat 50 cent, 1-2 saat 1 euro gibi fiyatlar var. Bu teşvik edici uygulamayı çok beğendim.

Yine de eğer şehiriçinde yaşıyorsanız evin bulunduğu belediyeye başvurarak residence card (oturum park kartı) alınabiliyor, ilk araç için ücreti 10 euro, ikinci kart ise 100 euro. Bununla evinizin hemen önüne park ücreti ödemeden bırakabiliyorsunuz. Fakat oturum izniniz yoksa ya paralı park yerlerine ya da kapalı garajlara park etmeniz gerekiyor. Bunun da ücretleri değişiyor. Benim bulabildiğim en ucuz park ücreti aylığı 120 euro. Bazı ucuz yerler de var fakat daha uzun süreli üyelik istemekte. Tabi sadece haftaiçi ya da sadece akşam,gece ve haftasonu ya da 7x24 kullanmak istemenize göre fiyatlar oynuyor baya. 

Alkollu araba sürerken yakalanmaksa çok büyük cezalar doğuruyor. En düşük 200 en yüksek 16000 euroya kadar cezası ve 3 saatten 16 güne varan ehliyete el koyma cezası var.

Bir güzellik ise otobanlarının bedava olması.

  • Beğen 3
Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

adac üyesi olanlara muazzam hizmet vardır orada burada / bizde yolda kalırlarsa parça dahil yolluyorlar yurt dışından. acaba adac üyesi olabilir miyiz yurt dışına çıkınca geçici süre için? bakmalı?

Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

24 dakika önce, Çağlar Bayur :

adac üyesi olanlara muazzam hizmet vardır orada burada / bizde yolda kalırlarsa parça dahil yolluyorlar yurt dışından. acaba adac üyesi olabilir miyiz yurt dışına çıkınca geçici süre için? bakmalı?

Maalesef olmuyor. Almanyada oturum izni olanlara ve Alman vatandaşlarına bu hizmeti veriyorlar. Bu nedenle sdassist tek çözüm. 

  • Üzgün 1
Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

  • 4 ay sonra ...

Hollanda'nın dünyadaki en güzel köylerinden biri olan Giethoorn'dan merhaba...

Dikkat dikkat: Aşağıdaki videoda izleyeceğiniz köy Giethoorn'un sadece fragmanıdır. Aşağıdaki video trafikteki klasikleşmiş Türk hareketleri içerir.

 

Hala takip etmiyor musunuz?
https://www.facebook.com/MazdaylaAvrupaTuru/?modal=admin_todo_tour

 

 

-Merak edip ekstreleri inceledik hanımla. Haziran 20-Ağustos 31 tarihleri arasında herşey dahil 3600€ harcamışız. 
-Bunun 1500€'su Erasmus hibesi. Bunun 40€ Belgrad 1 gün otel, 430€'su 1 aylık Brüksel ev kirası, 105€ Paris 1 haftalık AirBnB ev kirası, 42€ Hollanda Zeeland 1 günlük kamp, 80€ Yunanistan Halkidiki 2 günlük AirBnB ev kirası. Bunun haricinde otelde kalmadık, arabada kalarak gezdik ve Almanyadaki akraba ve arkadaşlarda 3er gün kaldık.
-300€ gidiş, 300€ geliş desek. 
-Paris'te müze kartı 75€x2 kişiden 150€ ve haftalık sınırsız şehiriçi ulaşım 28x2 kişiden 56€, ve 35€ cezası yine 2 kişiden 70€, Eiffel müze karta dahil değildi kişi başı 25€'dan 50€ ki Eiffel bence Paris'teki en güzel yerdi. Şehrin büyük olmasından ötürü sevemedim. Aşk şehri bizce kesinlikle değil Hollanda ve Venedik dururken... Tek müzelere girdiğimiz yer Paris oldu, çünkü müze başkenti diyebiliriz kesinlikle ve müzeler bize fazla da geldi zaten, müze kartın ücretini çıkarmak için zorladık kendimizi. Zaten sonrasında da kendimizi diğer yerlerde doğada ve şehirlerinde sadece boş boş gezinirken bulduk. Eğer Paris yapmasaydık 400€ ya yakın daha az bir masrafımız olacaktı.
-2.5 ay yemek yeme ve benzine 2300€ harcamışız. Düz hesap 3'e bölersek de aylık 770€ 2 kişilik bir harcama söz konusu ki onların asgari ücretlerinin yarısı ve 2 kişi ile gayet iyi bir rakam diyebiliriz. Buna yakıt parası da dahil. Günlük de 2 kişi 26€ ya denk gelmekte. Yakıt dahil. 
-Toplamda 9bin küsür km yaptım, düz hesap 10bin km diyebiliriz. 4bin km lpg, 6bin km benzinde kullanmak zorunda kaldım bu subap sorunu nedeniyle. Benzinde kullanırken km.de 50-80 kuruş arası yaktım ülkelerdeki yakıt fiyatları ve euro kurundaki değişim nedeniyle. Hollanda'da benzin 1.63€ idi ve euronun tam zirve yaptığı zamanlarda oradaydım. Yani 13 liradan benzin aldım ve 90 kuruş yaktım uzun yolda. Ülkeden geliş ve ülkeye dönüş yolu harici tahmini 4bin tl yakıt yakmışımdır. 
-Nakit olarak okulun hibesini götürüp mümkün olduğunca kredi kartı kullanmaya çalıştım. Dönüş yolunda da nakit ucu ucuna yetti zaten. Hollanda'da visa kartım 2 kez (kamp yeri ve market) kabul edilmedi ve enteresan gelmişti. 
-Olur da gitmek isteyenler olursa fiyatlar bir miktar fikir verebilir diye paylaşmak istedim.

 

  • Beğen 4
Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

  • 10 ay sonra ...

Nedense googledan aratınca bu konu görülmüyor.

 

Mazda ile Avrupa Turu, Balkanlar turu ile devam ediyor. Pek bilinmeyen rotaları görmek için takip edin.


https://www.facebook.com/MazdaylaAvrupaTuru/?modal=admin_todo_tour
https://www.instagram.com/mutlutekir/


Yunan'ın sıcaklarından yandık. Arnavutların deli sürüşlerine maruz kaldık. Karadağ'ın dağlarına çıktık, hayran kaldık bakir coğrafyaya. Boşnakların dar ve tek şeritli gidiş geliş yolda virajda araçlarını şeritte tutamamalarına defalarca şahit olup kaza tehlikesi atlattık. Şimdi de Hırvat'tayız bakalım. Avrupa fatihi Mazda ile yollardayız.

  • Beğen 6
Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

24.08.2019 at 21:52, Mutlu Tekir :

Nedense googledan aratınca bu konu görülmüyor.

bu bölüm insanların aileleriyle falan fotoğrafları olması dolayısıyla üyelere özel bir bölüm olarak düşünülmüş. gün içerisinde tüm ziyaretçilerin görebileceği bir bölüme taşırım konunu mutlu

  • Teşekkürler 1
Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

Mazda 3'ümle Karadağ'ın dağlarında tek şeritli yolda sürüş...

Daha fazla bilgi ve gönderi için Mazda ile Avrupa Turu'nu takip edin. Facebook, İnstagram #mazdaileavrupaturu

 

  • Beğen 2
Yorum bağlantısı
Diğer Sitelerde Paylaş

 Paylaş

×
×
  • Yeni Oluştur...